Darülaceze'de 500 sakinin mobilizasyon değerlendirmesi
Ahmet GÜNEŞ, Nurullah YÜCEL, Beyhan DEMİREL, Münifer ÖZER, H.Esra ATEŞ
Yaşlı insanlarda mobilizasyonu artırmayla ilgili yapılan çalışmalar sonucunda lokomotor sistemin ve psikososyal yapının güçlendiği, HDL/LDL oranının arttığı, trombosit agregasyonunda azalma olduğu ve sonuçta kişinin yaşam standardının yükseldiği görülmüştür. Yaptığımız çalışmada Darülaceze’de kalan 500 sakin tarandı. Günlük yaşamda gerekli olan mobilizasyon aktiviteleri açısından sakinlerin % 50, kendine bakımla ilgili günlük yaşam aktivitelerinde ise % 70’inin çeşitli seviyelerde bağımlı olduğu tespit edildi. Durumu uygun görülen sakinlerin % 62’si mobilizasyon programına alındı. Ayrıca sakinlerin % 38’i fizyoterapi ve rehabilitasyon almaktadır.
GİRİŞ : Yaşlılardaki fiziksel inaktivitenin sebep olduğu olumsuz etkiler genç insanlardan daha hızlı ve yoğun görülür. insanların yaşı ilerledikçe sosyal hayata katılım ve günlük yaşam konforu azalır. Progresif olarak hareketler daha yavaş yapılmaya, yürüme hızı azalmaya, yatakta kalma süresi uzamaya başlar. Fizyolojik yaşlanma belirtileri çoğu insanda sedanter yaşamı tetikler. İnaktivite sonucunda maksimum oksijen kapasitesi, kardiak out-put, maksimum kalp hızı, maksimal aerobik kapasite, vital kapasite, kas tonusu ve gücü, tepki zamanı ve eklem fleksibilitesi azalır. Günlük yaşam aktiviteleri yapılırken erken yorulma görülür. Bu durumların minimum seviyelere indirilebileceği, durdurulabileceği ve hatta önlenebileceği yapılan bilimsel çalışmalarla gösterilmiştir. Yaşlının uygun mobilizasyon seviyelerinde tutulması uzun vadede yaşam kalitesi, maksimal oksijen transportu, myokard performansı, kaslarda aerobik enzim aktivitesinin artmasını sağlar. Vücut yağ kitlesi azalır. Psikososyal yapı güçlenir. Serbest yağ asitlerinin kullanımında azalma olur.
AMAÇ :Yapılan değerlendirmelerle sakinlerin kişisel bakım ve mobilite seviyelerini tespit etmek, uygun mobilizasyon programını belirlemek, sonuçta günlük yaşamda bağımsızlık seviyesini korumak, artırmak, bağımlılığı engellemektir.
YÖNTEM :Darülaceze’de kalan 500 Sakin Fonksiyonel Bağımsızlık Değerlendirme Formu kullanılarak fizyoterapistlerce tarandı. Bu taramada kaşık-çatal-bıçak-bardak kullanma, diş fırçalama, traş, hijyen, mesane kontrolü, barsak kontrolü, oturma, ayağa kalma, dönme, transferler, yürüme gibi 37 parametre kullanıldı. Parametreler bağımsız, gözlem gerekli, yardım alıyor ve bağımlı olmak üzere 4 kategoride değerlendirildi. Değerlendirmeler puanlandı. Sakinler cinsiyetlerine, yaşlarına ve parametrelere göre ayrıldı. Veriler SPSS programında değerlendirilerek, frekans dağılımı incelendi.
BULGULAR :Tarama sonuçlarına göre 500 sakinin % 38’i bayan, %62’si erkektir.Tablo 1 – Cinsiyete göre dağılım oranlarıYaş oranları Dünya Sağlık Örgütü’nün yaşlılık sınıflamasına göre % 11 genç, % 19 orta yaşlı, % 44 yaşlı, % 26 çok yaşlı olarak tespit edildi. Tablo 2 – Yaş gruplarına göre dağılım oranlarıMobilizasyon ve kendine bakım aktiviteleri değerlendirilen ve genel durumları uygun bulunan sakinlerin % 62’si mobilizasyon programına alındı. Her bir sakinin programı kendi seviyesine ve genel sağlık durumuna uygun olarak hazırlandı. Sakinlerin % 38’i değişik nedenlerden dolayı fizyoterapi ve rehabilitasyona alındı. Tablo 3 – Fizyoterapi ve mobilizasyon programındaki sakin oranlarıSakinlerin % 56’sının günlük yaşamdaki mobilizasyon aktivitelerini yapmada çeşitli seviyelerde bağımlı olduğu tespit edildi. Tablo 4 – Mobilizasyon aktivitelerini yapmada bağımlılık oranlarıSakinlerin % 74’ünün ise günlük yaşamlarında kendine bakım aktivitelerini yapmada değişik seviyelerde bağımlı oldukları tespit edildi.Tablo 5 – Kendine bakımlarında bağımlılık oranları
SONUÇ ve ÖNERİLER: Yaptığımız mobilite taramasında sakinlerin büyük oranda günlük yaşam aktivitelerinde bağımlı olduğu sonucuna varıldı. Bu bağımlılığın kronik hastalıklardan veya sakin-personel arasındaki olumsuz iletişimden kaynaklandığı düşünüldü. Fonksiyonel seviyesi çok iyi fakat bağımlı olan sakinlerin olduğu görüldü. Sakinlerin kronik hastalıklarının semptomları ne kadar azaltılabilirse bağımlılıklarının o oranda azalacağı, iletişimden kaynaklanan bağımlılığın da personel ve sakinlerin eğitimiyle engellenebileceği düşünüldü. Mobilizasyon programı sakinlerin seviyelerine ve genel sağlık durumuna uygun olarak hazırlandı. İlgili sağlık personeline programla ilgili üç günlük eğitim verildi. Uygulamalar fizyoterapist ve ilgili sağlık personelince yürütülmeye devam etmektedir. Bu programların bağımlılık seviyelerini olumlu yönde değiştireceği planlandı.Huzurevlerindeki yaşlıların mobilizasyon açısından periyodik olarak muayenelerinin, yaşam standartlarının yükseltilmesinde ve sakin memnuniyetinin arttırılmasında önemli olduğu sonucuna varıldı.